Amerikalılar sağ olsun…

Onlar olmasa, dünyada savaşacak yer kalmadığında ne yapardık?

Allah’tan uzaya açılıyorlar da, bütün dünyaya savaşacak yeni alanlar çıkıyor.

Misal, bugün büyük bir hevesle gittikleri Mars’ta petrol çıksa eminim ki hemen düzen kurulur, OrtaMars, Birleşik Mars Emirlikleri ve benzeri şeklinde.

Ardından ABD, Büyük Mars Projesini yani “BMP”yi devreye sokar.

“Mars’a demokrasi götürüyoruz” diyerek uzay araçlarına bombaları doldururlar.

“Uzay Baharını” teşvik ederler ve böylece bütün Uzaylılar sokaklara dökülür.

Bu esnada oralarda birilerinin kafalarına çuval geçirmek isterlerse, naçizane tavsiyem yerçekimi sorununa karşılık çuvallara taş bağlamalarıdır.

Sakın, “O taşlar ne olacak” diye de merak etmesinler.

Kafalarına çuval geçirilenler, “taş taş üstünde bırakmaz” nasıl olsa!!

Sonrasında etnik ve dinsel olarak ayrılmaya başlar Uzaylılar.

Hepsi ayrı ayrı özerklik ister…

Tabii din de yetmez tek başına, mezhebi ne ona da bakmak gerek ki ona göre desteklensinler veya hain ilan edilsinler.

Artık bu aşamada “Birleşmiş Uzaylıların” devreye girme zamanı gelmiştir.

Önde gelen siyasetçiler, Uzay starları yardım taşımaya başlar, kolilerce…

Uzay muhabirleri de elbette peşlerinde…

Sarılıp ağlaşırlar birlikte.

Çoktan unutmuştur herkes, “orada hayat var mı” sorusunu.

Çünkü var olan hayatlar, yok edilmeye başlanmıştır bile.

Yerini ise “bu nasıl hayat” sözü almıştır.

Sadece yaşlı uzaylılar ileride şöyle anlatır torunlarına:

“Eskiden burada hayat vardı, ama kimse bilmezdi. Sonra bir gün Dünyalılar geldi, ‘biz dostuz, size mutluluk getirmeye, demokrasi getirmeye geldik’ dediler ve o günden beri ne hayat kaldı ne de huzur”

Torunlar da paylaşır bunu tivitırda, feysbukta; ekinde gezegen bayraklarıyla…

Ve gün gelir, rotasını başka diyarlara çevirir “Dünya”lı…

Onu tanımayan, bilmeyen “Uzaylıların” olduğu yerlere…

Zira dünyada ve keşfedilen gezegenlerde, “aklı olan” herkes biliyordur artık “niyet”lerinin ne olduğunu…

Türkan Şanverdi Avcı
12 Ağustos 2012