Hayat öyle hızlı ilerliyor ki, yetişmeye çalışmaktan yorgun düşüyoruz.

Öncelikler, zevkler, imkanlar, teknoloji sonsuz bir değişim içinde.

Bazen durup bir soluk almak; sahip olduklarımızın değerini fark etmek gerekiyor.

Beni bu duyguya sürükleyen, 5 yılın ardından tahliye olan Komutan Levent Bektaş’ın bugünkü röportajı oldu.

Yaşadıklarına, maruz kaldığı adaletsizliğe dair pek çok şey anlatmış ama bir cümlesi var ki okuduğumdan beri kafamda yankılanıp duruyor.

En son bıraktığımda, telefonun en büyük özelliği fotoğraf çekmesiydi, şimdi her şeyden daha akıllılar” Dokunmatik telefonları kullanmada yaşadığı zorluk için söylemiş bunu.

İnsan hayatından haksızca, adaletsizce, vicdansızca çalınmış yılları yüzümüze çarpan bir söz bence; en son bıraktığımda…

Kavgaları, yolsuzlukları, doları falan bir süre bırakın ve lütfen düşünün; hayatınızdan 5 yıl çalındığını…

Mesela “En son bıraktığımda kızım üniversite sınavına hazırlanıyordu, şimdi mezun olmuş” dediğinizi.

Ya da “En son bıraktığımda, oğlum evli değildi, şimdi 2 yaşında bir torunum var”

En son bıraktığımda annem bana börek yapıyordu, oysa şimdi hayatta değil…

Babamla kavga ederdik her gün, hastalanmış, beni hatırlamadı bile…

Karımın/kocamın yüzündeki çizgiler artmış görmeyeli…

En iyi arkadaşım evlenmiş ya da belki boşanmış…

Bir sürü kitap yazılmış, yüzlerce film oynamış, dizi karakterleri değişmiş, yeni kanallar açılmış, gazeteler basılmış…

Sevdiğim onlarca sanatçı ölmüş, ismini hiç duymadıklarım çıkmış ortaya…

Sosyal medya diye bir şey gelişmiş…

Savaşlar, doğal afetler yaşanmış…

Mevsimler değişmiş, kış kışlığını yaz yazlığını bilmez olmuş, bahar diye bir mevsim zaten kalmamış…

Binalar, yollar yapılmış…

Şirketler kurulmuş, kapanmış…

Doğum günleri, yılbaşılar, bayramlar geçmiş…

Ne kutlamalarda, ne üzüntülerde sevdiklerimin yanında olamamışım…

5 sene yaşlanmışım, ama aslında 50 yıl kaçırmışım hayatı…

Bir düşünün bütün bunları yaşadığınızı…

Hiç yaşayamadan 5 yılı siliverin bir kalemde; sahip olduğumuzun çoğu zaman farkına bile varamadığımız hayatımızdan…

Bu kaybınızı kim, nasıl telafi edebilir?

Belki de tek bir şey değişmedi Komutanım…

En son bıraktığınızda “adalet” yoktu bu ülkede, hala da yok!